Patatesli Pidecikler

Sevginin sadece sözünü edenlerle, onu yasayanlar arasında ne fark vardır?
''Bakin göstereyim'' demiş, ermiş. 

Önce sevgiyi dilden gönüle indirememiş olanları çağırarak onlara bir sofra hazırlamış.

Hepsi oturmuşlar yerlerine. Derken tabaklar içinde sıcak çorbalar gelmiş ve arkasındanda derviş kasıkları denilen bir metre boyunda kasıklar. 

Ermiş bu kasıkların ucundan tutup öyle yiyeceksiniz diye birde şart koymuş. 

Peki demişler ve içmeye teşebbüs etmişler. Fakat o da ne? Kaşıklar uzun geldiğinden bir türlü döküp saçmadan götüremiyorlar ağızlarına. 

En sonunda bakmışlar beceremiyorlar, öylece aç kalkmışlar sofradan.

Bunun üzerine simdi demiş ermiş, sevgiyi gerçekten bilenleri çağıralım yemeğe.

Gözleri sevgi ile gülümseyen insanlar gelmiş oturmuş sofraya bu defa. 

Buyrun deyince, her biri uzun boylu kasığını çorbaya daldırıp, sonra karşısındaki kardeşine uzatarak içirmiş. Böylece her biri diğerini doyurmuş ve şükrederek kalkmışlar sofradan iste demiş ermiş,
'Kim ki gerçek sofrasında yalnız kendini görür ve doymayı, düşünürse, o aç kalacaktır. Ve kim kardeşini düşünür de doyurursa o da kardeşi tarafından doyurulacaktır şüphesiz.

Şunu da unutmayın, gerçek pazarında alan değil, veren kazançtadır daim'...

                                                                                -----------------------------------------

Hayırlı cumalar ve güzel sabahlar herkese...

'Ben' demeden, 'biz' diyebilmek...

En çok kullandığım cümlelerdendir hayatımda. 

Sevmem tekil kurulan cümleleri ya da içinde emir kipi bulunanları. 
Ne diyor Yaradanımız ayetinde, “israf haramdır”.  
Boş söz israfını da sevmem işte bu yüzden...

En çok kullandığım kelimeler mesela; 
Muhabbet…  
Boşa söylemiyorum inanın. Gayem; tatlı dil, hoş sohbet kısacası dupduru, art niyetsiz, çıkarsız baki muhabbetler biriktirmek yüreğimde. Seviyorum muhabbetin tadına varmayı, ama içi boş olanından değil, dolu dolu olanını, sevgi dostluk barındıranını, yürekten kurulanını…

Yürek...

Farkında olmadan ne de çok dilimdedir bu sözcük benim...

Neden, bilir misiniz? 

Rahman, dille ya da yüreğiyle hissedilmeden bedenden çıkana değil, yürekten yapılan, yüreğiyle yapılan amele bakacak.

O nedenledir ki, yürek her şeyden öte gelir benim için. 

Yürek girdimi bir kelamın, bir eylemin içine, off işte o zaman deymeyin keyfime. 

Dilden söylenen bir sözün hiçbir mahiyeti yoktur bendenizde. Yapamam, bünye meselesi işte, ya yüreğim konuşacak ya da susacak...

Her gün, gün geçtikçe öyle tertemiz niyetlerle yazılmış yorumlar alıyorum ki, gözlerim dolu dolu oluyor inanın.
İlk başta satış amaçlı açtığım bu blogumu, sizlerle daha duru bir şekilde iletişim kurup, güzel muhabbetler edebilmek, belki bir de birkaç naçizane faydam olabilir umuduyla tarif yayınlamaya karar vermiştim. 
Bilebilir miydim bu denli sizleri yürekten sevip kucaklayacağımı, sizlerden bu kadar güzel, duru karşılık alabileceğimi... 
Ben çok sevdim hepinizi. Allah için gerçekten çok sevdim her birinizi tek tek...
Rabbim bu güzel yürekli insanlarla paylaşım ve bağımızı hayırlara vesile kılsın İnşaAllah...

                                                                                -----------------------------------------

Yine bir patatesli tarif, yine bir hamur işi. Ne olacak bu halim bilemiyorum. 

Evet artık pek de itiraf cümlesi yazmama gerek yok sanırım, seviyorum patatesi ve patatesli yapılan herşeyi :)

Bu gidişle daha bir çok patatesli ve hamur işi tarifiyle sizlerle olacağım İnşaAllah..

Patatesli olmasından mıdır bilemiyorum ama severek zevkle tükettiğimiz bir tariftir kendisi. Bir çok hamur işinde olduğu gibi, uydurellez yani doğaçlama bir şekilde olmuştur bu tarifte de. 

Kahvaltı ya da çay sofralarınız için yapmak isterseniz eğer, tavsiye olunur efendim :)

Malzemeler:

• 2 su bardağı su
• Yarım su bardağı sıvıyağ
• 1 paket instant maya
• 1 yemek kaşığı şeker
• 1 buçuk tatlı kaşığı tuz
• Aldığı kadar un

İçi için:

• 5-6 adet patates.
• Çeyrek demet maydanoz
• 1 adet orta boy soğan
• 1 su bardağı kaşar rendesi
• Sıvıyağ
• Karabiber
• Pul biber
• Tuz 

Üzeri için:

• 1 adet yumurta sarısı

• Patateslerimizi kabuklarıyla haşlıyoruz. Ufak boyutlarda küp küp doğruyoruz.
• Sıvıyağ koyduğumuz tenceremizde soğanlarımızı kavuruyoruz. Kavrulduktan sonra, baharatlarını atıyoruz ve tenceremizi ocaktan alıyoruz. İçine ince kıydığımız maydanozlarımızı ve rendelediğimiz kaşarımızı koyup karıştırıyoruz.
• Doğradığımız patateslerimi koyup tuzunu atıp patatesle karıştırıyoruz.

• Su, şeker ve mayamızı karıştırma kabımıza döküp, karıştırıyoruz. 
• Diğer malzemeleri de koyup, kulak memesi kıvamında yumuşak bir hamur yoğuruyoruz.
• Üzerine temiz bir poşet örtüp, mayalanmaya bırakıyoruz.

• Yaklaşık 20 adet beze yapıyoruz ve her bir bezeyi, fotoğrafta gördüğünüz gibi, üzünlamasına merdane ile açıyoruz.
• Ortasına iç harcımızdan koyuyoruz.
• Düzgün bir şekilde kenarlarından iyice tutturarak pide görüntüsü veriyoruz.
• Hamur kısmına yumurta sarısı sürüp, 185 dereceye ayarladığımız fırında, üzerileri kızarana kadar pişiriyoruz.

Miss gibi bir ayran ile birlikte(tercihen elbette), afiyetle yiyoruz efendim :)

Herkese güzel bir hafta sonu diliyorum şimdiden...