Çok düşündüm…
Acaba yazsam mı yüreğimden geçenleri, paylaşsam
mı zahmet edip de yazılarımı okuyan güzel insanlarla, yüreğimin derinlerinde
içimi sızlatanları yazıp, döksem mi içimi bir bir…
Sonra vazgeçtim.
Dedim ki kendi
kendime; ne lüzumu var herkesin içini karartmaya ya da hüzne gark etmeye…
Mümkün
olduğunca, tariflerimi yayınlarken sizlerle başta sohbet edip, bir şeyler
paylaştıktan sonra tarif vermeye geçmeyi seviyorum. Bugün ki tarifi yayınlamadan önce,
yine aldım bilgisayarımı önüme ve durdum öylece..
Bugün neler yazacağım peki?
İçimden
dünden beri başka hiçbir şey geçmiyor ki, sadece ve sadece gördüğüm o acı tablo
geçiyor ne yazık ki.
Yazamam ki başka bir şey, atamadım ki daha üzerimden o hüznü.
Ee ne yapacağım
peki?
Tarifi yayınlamaktan vaz mı geçeyim 1-2 gün daha?
Bunu da yapmaya gönlüm
razı değil çünkü sizlere çok alıştım, sizlerle halis paylaşımlarda bulunmak,
güzel niyetlerle yazılmış yorumlarınızı bir bir içime çekmek benim yüreğimi
sadece huzur ile dolduruyor. Ve en önemlisi, ben içimden ne geliyorsa, sizlerle
onu paylaşmaya, dupduru bir şekilde iletişimimizi sağlama çalışıyor, paylaştıkça tazelendiğimi hissediyorum.
Dedim ya,
düşündüm düşündüm yazsam mı yazmasam mı içimden gelenleri diye..
Ve sonunda
şunu fark ettim bir an, hayatta sevinçler paylaşıldığı gibi hüzünler de
paylaşılmalı ki hayatın tüm hakikati meydana çıksın…
Dün Ankara Kocatepe Camii
yakınlarından bir işim olması nedeniyle geçiyordum.
Birden; sirenler, açın
yolu diye polis anonsları, 4’lülerini yakarak geçen araçlar..
Ne olduğunu
anlamadım elbette ilk başta, merakla bakarken ne olduğuna, birden fark ettim
gelen aracı.
Durdum…
Baka kaldım…
17 şehidimizden biri al bayrağımıza sarılı
tabutuyla geçiyor önümden…
Zaman durdu sanki o an benim için. Belki ilk defa
bir şehit cenazesine tanık olmamdandır, belki de birkaç haftaya kadar asker
yolu gözlemeye başlayacak olmanın verdiği burukluktandır tüm hissiyatım…
Ama ne
olursa olsun, yüreğim lime lime...
Dondum öylece yerimde, ve şehidin
olduğu tabutun arkasından gelen 4’lülerini yakmış araçları izledim bir bir.
Yüzlerdeki hüzne tanıklık ettim, yüreklerindeki yangının acısını gördüm.
Buna
ne yürek dayanır ne de başka bir şey.
Yerlerine koydum kendimi bir an.
Sadece bir an düşündüm..
Sadece bir an düşündüm..
O bir an bile yetti bana, yüreğimi pare pare etmeye yetti de
arttı bile…
Geride kalan 2 aylık hamile bir eş, yüreği yaralı ana baba kardeş eş
dost…
Ne zaman son bulacak bu acılar, ne zaman hakiki mana da dur diyecek biri...
Başka amaçlar uğruna ölen onca insan, yanan onca ocak...
Güya ülkemizde savaş yok ama senelerdir verdiğimiz şehit sayısı binleri geçti...
Ne zaman son bulacak bu acılar, ne zaman hakiki mana da dur diyecek biri...
Başka amaçlar uğruna ölen onca insan, yanan onca ocak...
Güya ülkemizde savaş yok ama senelerdir verdiğimiz şehit sayısı binleri geçti...
İnsan hayatı boyunca her sene mutlaka bir kez olsun ciddi sınavdan
geçermiş diye okumuştum. Sen bizleri böyle acılarla sınama nolur Rabbim diye
dua ettim o andan sonra. Bizleri bölüp parçalamaya çalışanların oyunlarını
boz dedim.
Böyle "kaza"lardan koru dedim...
Böyle "kaza"lardan koru dedim...
Dünden beri yüreğim daha bir buruk, aklım fikrim o tabloda..
Her ne
kadar, hayat devam ediyor sözü kullanılsa da bu durumlardan sonra, ben bu sözün
yerine; “Hayattaki her sürpriz insan için, sevince hazır olduğumuz gibi hüzne
de kendimizi hazırlamalıyız. Ne kadar hayat çoğu kez tozpembe dursa da,
kendiyle birlikte bizi de sürüklese de arkasından, iyinin de kötünün de bizler
için olduğu bilincini yitirmemeliyiz” diyorum vesselam…
----------------------------------------------
Bir yandan "kusuruma bakmayın lütfen, sizleri de birkaç gündür hep bu konu ile meşgul ettim" diyeyim diyorum ama ağır basan yanım da "devekuşu misali, güllük gülistanlık değil ne yazık ki hayat, burada güzellikleri de acıları da paylaşmak için varım" diyorum...
----------------------------------------------
Aslında bu tarifi, pazar günü kafvaltınıza bir alternatifiniz olabilir niyetiyle yayınlayacaktım cumartesi gününden. lakin hiçbir zaman, evdeki hesap çarşıya uymadığı için, bugune kısmet oldu bu iştah kabartan lezzet.
Madem kavurma tarifi paylaştım sizlerle, kavurma ile yapılan lezzetleri de paylaşmazsam ayıp olur ama değil mi :) Pratik olan bu lezzeti kahvaltı sofrası için yapabileceğiniz gibi, çay sofraları ya da akşam davetlerinde kavurmayı farklı şekilde ikram etmek isterseniz yapabilirsiniz.
Milföy konusunda aslında pek çok şüphelerim var, içine konan yağlar konusunda özellikle. Ama tereyağlı olanlarının daha güvenir olduğunu duyduğum için, şimdilik bunu tercih ediyorum. Fakat bunun da güvenli olmadığını öğrenirsem, ne yazık ki, tamamiyle veda edeceğim kendisine. Ve ellere kuvvet deyip, kendi milföyümü kendim yapmayı deneme aşamasına geçeceğim o vakit..
Malzemeler:
- 8 adet milföy
- 8 yemek kaşığı kavurma
- Yarım su bardağı rendelenmiş kaşar
Sosu için:
- 1 tatlı kaşığı salça
- Yarım tatlı kaşığı ketçap,
- Karabiber
- Pulbiber
- Kekik
- 1 türk kahvesi fincanı un
- Yumurta sarısı
- Susam
2-) Milföyümüzün altına üstüne un serpiyoruz biraz. Hem tezgaha yapışmaması için hem de kolay açılması için
3-)Bir maydena yardımı ile, uzunlamasına açabildiğimiz kadar (yırtılmaması şartıyla) açıyoruz.
4-) Hazırladığımız sosumuzu, bir fırça yardımıyla milföyün her yerine sürüyoruz
5-) Kavurmamızdan ve kaşardan milföyümüzün uzun kenarına koyuyoruz.
6-) Rulo yapıyoruz.
7-) İki kenarından içine doğru kıvırıyoruz.
8-) Tepsimize diziyoruz. Üzerlerine yumurta sarısı ve susam serpip, 185 dereceye ayarladığımız fırında, üzerleri kızarana kadar pişiriyoruz.
Afiyet olsun...
:(((
YanıtlaSilBen haber izleyemiyorum,izlemiyorum..
Bazen netten bakıyorum.
Uzun zamandır da ne güzel artık şehit haberi yok diyordum ki,olanlar oldu yine:(
Tek temennim son olması,artık yüreklerin yanmaması..
Milföylere bayıldım.
Harika olmuşlar canım..
Muhabbetle..
Canım benim şuan gözyaşlarıma engel olamıyorum.Eskiden beri dayanamam ve izleyemem şehit haberlerini şimdi nedendir bilmem kendi evladımda asker olduğu için hiç kendi
YanıtlaSilmi tutamaz oldum.Rabbim tüm cemi cümle evladıda benim evladımıda korusun.Bizleri ev
lat acısıyla imtehan etmesin.AMİN...
Çok iyi yapmışsın paylaşmakla burada içimizden gelen duyduları paylaştığımız için bu kadar özel ve büyük bir aile olduk...Rabbim şehitlerimizin mekanını CENNET komşu
larını MELEK eylesin,ailelerine sabırlar versin...Zorrrrrr çokkkkkkk zorrrrrrr
Milföylerin harika ellerine sağlık öpüyorum...
Zel'im;
YanıtlaSilBende uzun süredir izleyemiyordum, sadece bu olaydaki gibi ciddi olayları duyduğumda bakıyorum. Ama bundan sonra izlemek duymak benim için daha bir zor olacak gibi görünüyor :(((
Teşekkürler canısı.
Derya ablacım;
Bu yazıyı yazarken aklıma sen geldin, senin gibi evladı şuan askerlik vazifesi yapan anneler geldi, ve bu sebep münasebetiyle yazmaktan vaz mı geçsem, yürekleri benim yazdıklarım yüzünden hüzne boğulacak diye düşündüm. Ama sonra yazı da yazdığım nedenlerden dolayı yazıyı yayınlamaya karar verdim.
Hakkını helal et nolur, eğer seni hüzünlendirdiysem.
Bende öpüyorum seni tatlı yanakalrından..
Kuzum o nasıl söz hak ne demek acılar paylaştıkça azalır,mutluluklar paylaştıkça çoğalır ben her zaman buna inanırım.Çok sulu gözlüyümdür zaten tipik Terazi:)))Duygularını paylaşmakla en doğru olanı yapmışsın tüm evlatlar
SilRABBİME EMANET...Vade dolunca her şey boş o evlatların ecelide o keşke o şekilde olmasa ama buna biz aciz kullar karar veremeyiz.Her zaman dilimde duam Rabbim evlat acısıyla sınamasın.Öpüyorum seni hayırlı geceler...
Dualarının hepsine bir bir en içten amin diyorum ablacım.
SilBende seni öpüyorum tatlı yanaklarından.
Sevgiler...
Harika görünüyor. Milföyle harika olmuştur ellerine sağlıkk.
YanıtlaSilUzun zaman sehit haberi gelmeyince gelecek haberdeki sehit sayisi cok oluyor..icim aciyor ama acimakla kaliyorum.
YanıtlaSilTarifin anlatim ve resimler muhtesem canisi..
Rabbim sehit ailelerine sabirlar versin ruhlari sad olur insallah..
Sarildim..
kusura bakma olur mu ya! günlerce aylarca yazılsa yeridir.. çok çok ama çok üzülüyorum ne yapmak lazım koyunluktan nasıl çıkmak lazım bilemiyorum.. Allah ailelerine sabır versin... Bizim ülkemiz 86-87 den bu yana çok ağır şekilde savaşta En uzun savaşlar bile 7-8 sene sürmüş. 26 yıldır savaş mı sürer birilerinin cebi dolacak diye gencecik fidanlar yok oluyor.. Canım kusura bakma tarifin arada kaynadı ama benimde içim burkuluyor.. ellerine sağlık sevgilerimle..
YanıtlaSilçok güzel bir börek olmuş canım.ellerine sağlık.sevgiler.
YanıtlaSilBen neler yaşadığını tahmin edebiliyorum.Bir televizyon haberi benim gözümün önünden gitmezken senin böyle bir şeye tanıklık etmen yazmasan da çok hissedilir bişiy aslında.. Allah ailelerine sabır versin, dayanma gücü versin..Çok ama çok zor bir durum.
YanıtlaSilBörek ise tam bizlik olmuş hem et hem börek seviyoruz çünkü:)
Damlacım;
YanıtlaSilÇok teşekkür ediyorum.
Sevgiler..
Sevgi'm;
Amiin tatlısı amin...
Çok teşekkür ediyorum canımın içi.
Öpüyorum tatlı yanaklarından.
Sevgili yemekbiraşk;
Sefalar getirdin.
Nasıl güzel yazmışsın, Ne denir ki başka. Ahh birde bunu başkaları anlayabilse canım, vicdan merhamete gelebilseler... :(
Olur mu öyle şey, tarif dediğin nedir ki, yeter ki paylaşılan güzellikler, hüzünler değer bulsun, yüreklerde hissedilsin.
Sevgilerimle...
Sevgili Mutfagabuyurun;
Çok teşekkürler, beğenmenize sevindim.
Sevgiler..
Sevgili Zeynep;
Maneviyatımın hissedilmesi çok önemlidir benim için. Bunun için ayrıca teşekkür ederim. Halis duana en içten "Amin" diyorum.
Böreği beğenmene sevindim canım.
Sevgilerimle...
CANIM HAYIRLI SABAHLAR
YanıtlaSilNELER YAŞADIĞINI TAHMİN ETMEK HİÇDE ZOR DEĞİL ACI HEPİMİZİN ACISI
AMA GÖRMEKDE ÇOK BAŞKA
RABBİM BİZİ EVLATLARIMIZLA SEVDİKLERİMİZLE SINAMASIN İNŞALLAH
ATEŞ DÜŞTÜĞÜ YERİ YAKIYOR TABİKİ BİZ BİR GÜN BİLEMDİN BİR HAFTA ÜZÜLÜP GÜNLÜK RUTİNE DÖNEBİLİYORUZ AMA YA O ŞEHİTLERİN ANALARI
ESAS ACI ONLARDA RABBİM SABIRLAR VERSİN İNŞALLAH.
SEVİNÇ PAYLAŞTIKÇA ÇOĞALIR ACI PAYLAŞTIKÇA AZALIRMIŞ
ONUN İÇİN İYİKİ PAYLAŞMIŞSIN TATLIM
TARİFİNE GELİNCE ÇOK GÜZEL OLMUŞ EMİNİM ODA ÇOK GÜZEL OLMUŞTUR.
ALLAHA EMANET OL