Herkese hayırlı, mutlu, huzurlu, kırgınlıkların, kızgınlıkların olmadığı bir hafta diliyorum...
Bir adam okyanus sahilinde yürüyüş yaparken,denize telaşla bir
şeyler atan birine rastlar.
Biraz daha yaklaşınca bu kişinin, sahile vurmuş deniz yıldızlarını denize
attığını fark eder;
- "Niçin bu deniz yıldızlarını denize atıyorsun ?" diye sorar.
Topladıklarını
hızla denize atmaya devam eden kişi, - "Yaşamaları İçin" yanıtını verince, adama şaşkınlıkla:
-"İyi ama burada binlerce deniz yıldızı var.Hepsini atmanıza imkan Yok. Sizin
bunları denize atmanız neyi değiştirecek ki ?" der.
Yerden bir deniz yıldızı daha alıp denize atan kişi,
-"Bak Onun İçin Çok Şey Değişti," karşılığını verir...
Bu hikaye aklıma geldikçe o kadar çok şeyin farkına varıyorum ki.
Küçük sanıp önemsemediğimiz nice şey, insan hayatında ya da başka canlıların hayatında çok şey değiştiriyor.
Uzun süreden beridir, mutfağımızdan minik bir poşet asla eksik olmak.
Ne için mi?
Yemeğimizi bitirdikten sonra, masada kalan kırıntıları koymak için..
Hamur işi yaptığımızda tepside biriken kırıntı yada susam ve benzeri şeyler için..
Bakliyat ayıkladığımızda, örneğin pirinç, mercimek, kuru fasulye, barbunya vb. şeylerin ayıkladığımız artan kısımlarını koymak için...
Ve daha birçok şey içindir bu poşet.
Peki, ne yapıyoruz bu poşeti?
Kimsenin ayak basmayacağı bir yere bırakıyoruz. Bu, evinizin önünde uygun bir yer olabilir, size en yakın yeşillik ya da ağaç altı bir yer olabilir, size en yakın bir parkta ayak basılmayacak yer olabilir..Ve karıncasından kuşuna, kedisinden köpeğine kadar yani en küçüğünden en büyüğüne kadar, sizin önemsediğiniz artıkları yiyebilecek canlılar için...
Bu alışkanlığı Kıbrıs'ta yaşarken edinmiştim. Evimin çok yakınında bir park vardı ve ben yaklaşık haftada 1, poşette birikenleri orada en müsait yere dökerdim.
Sonra ya bir markete gidip geldiğimde ya da yürüyüş yapıp döndüğümde gördüğüm manzara, her seferimde yüreğimi huzurla doldurur, gözlerimi nemlendirirdi... Karıncalar, kuşlar böcekler ve artık hangisinin nasibi var ise, hepsi silip süpürüyor oluyordu..
Bizim önemsemediğimiz bir susam tanesi bile, bir karınca için ne kadar önem arz ediyor düşünebiliyor musunuz?
Bu düşünce beni 1 susamı, 1 kırıntıyı bile israf etmemeye yöneltiyor işte...
Şuan evdeki poşeti yeni koyup geldiğimiz için, daha pek birikmedi poşetimiz. (Biriktiğinde, fotoğrafını çekip sizlerle paylaşmayı istiyorum İnşaAllah.)
Ama bunu yapmayanlarınız varsa, en azından 1 hafta ya da 10 gün deneyin. İnanın 1 haftada o kadar çok şey birikecek ki poşetinizde...
O huzuru mutluluğu yaşamaya çalışın nolur...
Sizin yediklerinizden arta kalanlarla başka canlıların da nasiplendiğini görün...
Bugün vereceğim iki tarifi de, kahvaltılarınız için pratikçe yapabileceğiniz tarifler.
Bu poğaça, uzun süredir evimizin hatta tadan herkesin favorisi.Hem yapımı çook pratik hem de yumuş yumuş :)
Mayalı poğaçaları hem yapmayı hem yemesi açısından, kabartma tozlu poğaçalara nazaran çok daha severim.
Ama bu poğaça sayesinde, mayalı hamur yoğurup beklemeye üşendiğim ya da vaktim olmayıp, misafir geleceği zamanlarda, pratikçe yapıveririm.
En çok yakışan iç, peynirli olanı. Bir ara kıymalı yapıyorduk fakat peynirlide ki gibi rağbet görmedi.
Fakat elbette siz başka bir içle de yapabilirsiniz.
Tuz, şeker ve un ana malzeme oldukları için poğaçalarda, bu nedenle 3 malzemeli poğaça dedik adına. Ama bir diğer adı da 3-2-1 poğaça diye geçer.
Malzemeler: (Yaklaşık 35 adet çıkıyor)
2 su bardağı yoğurt
3 adet kabatma tozu
1 tatlı kaşığından biraz fazla tuz
2 tatlı kaşığı şeker
Aldığı kadar un
İç Harcı için:
1 kalıp beyaz peynir
Yarım demet maydanoz
Bulamak için:
Galeta unu
- Malzemelerimizi karıştırma kabına koyuyoruz ve unumuzu eliyoruz.
- Kulak memesi kıvamında homojen bir hamur yoruyoruz.
- Yaklaşık 35 adet küçük yumurta boyunda olacak şekilde bezeler yapıyoruz.
- Ezilmiş beyaz peynir ile ince kıydığımız maydanozu karıştırıyoruz.
- Her bir bezeyi, çay tabağı büyüklüğünde tezgahımızın üzerinde elimizle bastırarak açıyoruz.
- İç harcımızdan ortasına koyup, fotoğraftaki gibi kapatıyoruz.
- Her tarafını galeta ununa buluyoruz.
- Poğaçalar galeta ununa bulandığı için, tepsimizi yaplamamıza gerek yok. Ve poğaçalarımızın kapattığımız ağız kısmı tepsiye gelecek şekilde diziyoruz.Eğer ağız kısmı yukarı gelirse, piştiğinde çiçek gibi açılıyor :)
- 185 dereceye ayarladığımız fırında, hafif renkleri dönene kadar pişiriyoruz.
hayirli bir hafta dileklerimle yavrucum
YanıtlaSilmasAllah diyorum sana. hem tariflerin hem gönüle biraktiklarin icin .
merhamet gösterelim ki merhametle mahsar olalim
böylece devam yavrucum
tarifler harika görünüyor
kabartma tozu 3 pk yazmissin aciligi oluyormu yavrum ??
ellerine bedenine saglik
muhabbetle ablasi müsadenle sarildim ;)
Adı gibi Melek ablacım;
SilEstafurullah tüm güzel sözlerin için, yüzüm al al oluyor yorumlarını okurken her zaman. Güzel bakan, güzel olan, karşıdakini de güzel görür...
Yok ablacım en ufak bir tadı hissedilmiyor. Aynen her zaman yaptığımız poğaçalar gibi oluyor tadı. Hatta çoğu kişi, daha nefis olduğunu söyliyor.
Elbette ablacım, sarılmak, yürekten hissedebilmek, ruhu tazelediğine inanırım her zaman.
Öpüyorum tatlı yanaklarından bende müsadenle o zaman canımın içi :)
her ikiside çok güzel ellerine sağlık ,mutlu haftalar bir hafta dileğimle....
YanıtlaSilellerine sağlık herikiside leziz görünüyor
YanıtlaSilsevgiler
Sevgili Hande ve Melisa;
YanıtlaSilÇok teşekkür ediyorum.
Sevgilerimle...
oooy ooooy oooooy ikisinede bayıldım...
YanıtlaSiliştah kabartıcı görünüyorlar...
ellerinize sağlık...
ellerinize sağlık ikiside çok lezzetli görünüyor poaça da 3 paket kabartma tozu fazla gelmiyormu? sevgiler...
YanıtlaSilSevgili Gurme Şirine;
YanıtlaSilÇok teşekkürler, beğendiğine sevindim.
Sevgiler.
Sevgili Sibel Hanım;
Hiç fark edilmiyor pufur pufur olmasının dışında.
o yüzden ben genelde tadına baktırdıktan sonra tarifini veriyorum misafirlerimize.
Gönül rahatlığıyla yapabilirsiniz.
Can Gizem'im,canım Gizem'im..
YanıtlaSilYine ne güzellikler yapmışsın böyle..
Emeğine yüreğine sağlık canım.
Bu poğaçaları denemem lazım,Rabbim izin verirse tez zamanda inşAllah..
Muhabbetle canım..
Zeliş'im, çok sağol tatlısım güzel sözlerin için.
SilDenersen sonucunu beklerim canımın içi.
Sevgi ve muhabbetlerimle..
Canımmm isterim tabii senin ellerinden:)))İkiside nefis ellerine sağlık.Hikaye hari
YanıtlaSilka yüreğine sağlık.Hayatta ders alacak o kadar çok olay var ki görmesini bilene:)))
Öpüyorum...
Çok teşekkürler ablacım, hepsi senin olsun :)
SilAynen canım, Rabbim her durumdan kendine ders çıkanlardan ihsan eylesin hepimizi...
Bende öpüyorum seni.
marketten aldim bir tane ,eve geldim bin tane hesabi bu da "baslikta gordum uc malzeme ama aslinda oo bir suru malzeme" pogaca cikti ama guzelmis ne yalan soyleyeyim.
YanıtlaSilhadi bakayim pogacayi kodla bana:)
Immm enn sevdiğim patatesli sucuklu:) Ben onu üzerine kaşar peyniri rendesi ile biraz da fırına sürüyorum tabi yumurtasız:) Güzel oluyor o da..
YanıtlaSilŞeker Lama'm,
YanıtlaSilAa aşkolsun, yazımı okumadın mı?
Un,tuz ve şeker zaten demirbaş oldukları için, onları ilave malzeme olarak saymadık ;)
Ayrıca yeterki sen iste, hemen spell edeyim lakin poğaçayı değil seni kodlamak istiyorum "El,ey,em,ey" ;))
Zeynepcim;
Bende fırında yaparım bazen. Ama tavada yapıldığında patatesler daha güzel kızardığı için, tavadakini daha çok severim.
Ohh oh, gelsin kaloriler :)
canım ellerine sağlık
YanıtlaSilikiside harika gözüküyor
hayırlı sabahlar